Geçtiğimiz günlerde motosiklethabercileri.com instagram adresi üzerinden düzenlenen hayalden gerçeğe sürmek adlı canlı yayının ilk konuğu Serpil Kalaycı oldu. Gökhan Karakaş ve Jale Nurhat Özdoğan’ın sorularını cevaplayan ve gerçekleştirdiği turlardan bahseden Kalaycı anılarını motosiklet tutkunları ile paylaştı.
Ruhumda görüntüm birbiriyle bağdaşmıyor. Tanıyanlar beni çok iyi bilirle. Bu konuda biraz geçmişe gideceğim ben yarışçı bir ailenin kızıyım. Bir süre kadar Amerika’da yaşadım işte kariyerimin birçoğunu yaptım. Kimya mühendisim ODTÜ de okudum Amerika’da okudum işten NASA falan çalıştım sürekli bir arayış içerisindeydim başarılılık adına birtakım sıkıntılarım vardı her zaman kendi çocukluğundan gelen yetiştirilişimden. Neyse sonuçta bir şekilde Türkiye’ye geldim. Ben boşandım falan hep geziyordum motorla ilgili her zaman aile içerisinde o konu vardı. Çocuğum da yok, bir boşluk oldu böyle geldik. Öyle bir hobim olması gerekiyordu. Motosiklet bizde hobi değil. Ne yapacağım derken ufak ufak gezmeye başladım, sponsorum yok dediğin gibi de çok böyle parası olup da dolu gezen bir kadın değilim. Çalışıyorum. Çalıştığımla geziyorum. Aile desteği de oluyor tabii. Çok pahalıya mal oluyor öyle ucuz olmuyor yani o muhabbetler ondan sonra ne yapacağız Tekim bir şey yapmam lazım. Kitap okuma, Normal hobiler sarmadı beni bildiğim bir konu. Çok iyi bildiğimi düşündüğüm, ukalalık gibi olmasın. Ne var? motosikletler onu neyle birleştireceğim? Gezme tozma, kültür merakımda var. Yabancı dilim de var. Bunu değerlendirip merak ettiğim, heyecanlı ve adrenalini yüksek rotaları gezmeyi tercih ettim. Şimdide aklımda kara kıta Afrika planı var ama onun hakkında çok bahsetmek istemiyorum.
Diyen Serpil Kalaycı; gezileri esansında başına sık sık gelen ayı saldırısı olayında şu şekilde anlattı:
Markete giderken şehrin içinde beni ayı kovaladı. Otele koştum Sesten korkup kaçmıştı. Alaska’da bir ormanın içinde nehir var korkunç. Millet balık tutuyor, karşıda ayılar var. Bu arada balık tutanlarda tedbir amaçlı silah var. Ses yapıp korkutmak için vurup zarar vermek için değil. Neyse bana dediler ki Alaska’da ayılara çok alıştığını zannedersin ama bir anda yakalanırsın. Neyse bana bir adam gel fotoğrafını çekiyim ayılarla dedi. Fotoğrafı çekerken adam bir anda beni çağırmaya başladı. Nereye neden gelicim derken adam kaçmaya başladı. Ben o esnada anladım koşmaya başladım can havliyle. Neyse oradan kurtuldum ciddi anlamda sağ solu belli olmayan bir canlı ve sonuçta insanlara alışık gibi görünse de vahşi bir canlı. Bende bu ufak bir ayı fobisine sebep oldu diyebilirim
Pek çok ülkeye gezi düzenlemiş olan serpil kalayı gezilerini ve edindiği tecrübelerin dinliyicilerle paylaştı:
Pakistan’dan geçeceğim Satlana kadar eskortlar falan var o eskort dediğin adam senin arkanda oturuyor ve peşmerge gibi bir tip kıyamet koptu motor yakarım falan diye sakladılar resmen motoru. Siz de bana öyle mi yaptınız? Motor kiraladım. Allah cahil cesareti değil önce benden bilgi toplamıştım ama gel gerçekten biraz cesaret söz konusuydu biraz. bu konuda mütevazi olmayacağım. Neyse bütün gece Abla’nın başındaki yedim. tek gider miyim, gitmez miyim. İşte asker kontrolleri var, yol tipleri değişik oluyor. En korktuğum şey tecavüze uğramak ve tecavüz etse yine kurtulursun kafanı taşla eziyor. Hindistan’da bir laf var, iki Hintliden korkma üç Hintliden kork diye açımı koyuya boyadım kıyafetim siyah ya işte öyle şeyler olmuyor. Ben hep şunu söylüyorum, gezilerde karar kısmı çok önemli, gittin oraya o şeyin sabahında beş de kalkıyorsun izinler falan oluyor. Tabii o kadar kolay olmuyor otelde tek kadın olmam. bir sorun Müslüman bölgeler. Hani Müslümanlık adına kötü bir yorumda bulunmak istemiyorum ama daha radikal bölgeler oluyor. Şimdi bana git desen bilmiyorum falan derim her halde.
Himalaya yolculuğu çok daha başkaydı. İnanılmaz fazla viraj var mevsim, faktörü çok etkiliyor ve pesler çok zor. Mesela ablamla gittiğim dönemde Rohtang geçidi pesi çok zor zorluğu da şu orası dört beş ay açık vinç açıyor yolu, yol yok. Aşağısı 52 derece yukarısı -5 derece. İki tane durağı var ve her geçitte askerlere imza veriyorsun çünkü terörizm var. Sınıra çok yakın. Bomba atılmış asker gördüm, hastane desen korkunç bir vaziyette. Başka yerde duramazsın, durursan donma tehliken var dağda olman yasak. Ben her sabah Allahlım hayatta kalacak mıyım diye düşünüyorum. Gezide on dört kilo vermiştim stresten ve yorgunluktan. Şeklinde anlatıyor
Serpil kalaycı kimdir
Serpil kalaycı motosiklet kökenli Türkiye motocross ve ralli şampiyonu Babası Hasan Kalaycı ve Türkiye Bayanlar Ralli Şampiyonu ve Copilot Şampiyonu Tuna Kalaycı’nın kızıdır…7 yaşından beri motosiklet sürücüsü 1990 yılında ilk lisanslı kadın Motocross yarışçısı ve ODTÜ mezunu kimya mühendisidir…Son yıllarda kadınların sadece şehir binicileri değil uzun yol ve uzun seyahatlerde de tek başına başarı sağlayacağını yaptığı gezilerle göstermiştir. Ablası Seden güzel ile iki motosiklet olarak 2012 yılında 9 gün 9 ülke 7000 km lik Balkanlar, 2014 yılında 6000 km lik Romanya Transilvanya, yine beraber 2015 te Gürcistan-Ermenistan gezisini iki motosikletle yapmıştır. Solo olarak ise 2004 yılında Amerika Root 66 turu yanısıra 2016 yılında solo Himalayalar ve Hindistan turunu gerçekleştirmiştir..